Francis Bacon Sözleri
Sayfa İçeriği: Francis Bacon Sözleri Kısa, Francis Bacon Sözleri Felsefi, Francis Bacon Sözleri Dini, Francis Bacon Sözleri Anlamlı, Francis Bacon Sözleri Facebook
Bu güzel sayfada sizler için en güzel Francis Bacon sözlerini hazır ettik. Sayfadaki anlamlı Francis Bacon sözlerini instagram ve whatsapp ile ya da kısa mesaj ile paylaşın.
EN GÜZEL FRANCİS BACON SÖZLERİİnsan, her zaman kahraman olamaz ama her zaman insan olabilir.
Bilginin kendisi güçtür.
Hem aşık hem de akıllı olamazsın.
Dost, insanın ikinci benliğidir.
Para iyi bir uşak, kötü bir efendidir.
Sessizlik aptalların erdemidir.
Sanat, tabiata ilave edilmiş insandır.
İnsaniyet, hakikate muhtaçtır.
Bilginin kendisinde büyük bir kudret vardır.
Karanlıkta bütün renkler aynı gözükür.
En kötü isyanları, geç kalan karınlar doğurur.
Talih kördür ama başkalarınca görülür.
Umut, iyi bir kahvaltı, kötü bir akşam yemeğidir.
İnsan tabiatında akıllıktan ziyade delilik vardır.
Gerçek dostu olmamak, yalnızlığın en kötüsüdür.
Çabuk yanlış yapan, onu çabuk da tasdik eder.
Gönlümüzün değil, kafamızın bir yetersizliğidir kuşkular.
Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa ise yaramaz.
Metodu olan topal, metotsuz koşandan daha çabuk ilerler.
Şöhret paraya benzer, orada çok kalırsanız, fiyatlar düşer.
İnsanın ne olduğu, yüksek bir yere geldiği zaman ortaya çıkar.
Deneyiniz, deneyiniz, denemeden hiç bir şeye inanmayınız.
İnsan, her zaman kahraman olamaz ama her zaman insan olabilir.
Akıllı adam, bulduğundan daha fazla fırsat yaratan adamdır.
Seyahat, gençlerde eğitimin, yaşlılarda da görgünün bir parçasıdır.
Yargıç, hakkı uygular; hukuku yaratan, canlandıran avukattır.
Dertlerini dökecek dostları olmayanlar kendi yüreklerini kemirirler.
Tez elde edilen başarı, insanı kararsız ve maceraperest yapar.
Doğru yolda yürüyen bir topal, yoldan çıkan iyi bir koşucuyu geçer.
Zengin olmanın birçok yolu vardır ve bunların hepsi de iğrençtir.
Güzel sanatlar, insanın elinin, kafasının ve kalbinin birlikte çalıştığı şeylerdir.
Nehir yalnızca hafif olan şeyleri sürükler; ağır olanlar nehrin dibine çöker.
Ölüm bizim dostumuzdur; onu evine misafir etmek istemeyen zaten evde değildir.
Topluma en büyük eserleri, çocuksuz adamların evlenmemiş olanları vermiştir.
Sıradan şeyleri mucizelere dönüştürmeyin; mucizeleri sıradan şeylere dönüştürün.
Güzellik değerli bir insana nasip olursa, onun faziletini belirtir, kusurunu gizler.
Cahiller bilime hakaretle bakar, eğitimsizler ona hayran olur, bilgeler ise ondan faydalanır.
Okumak bir insanı doldurur, insanlarla konuşmak hazırlar, yazmak ise olgunlaştırır.
Kadın kocasının, delikanlılıkta sevgilisi, olgun çağda arkadaşı, ihtiyarlıkta da hasta bakıcısıdır.
Yalnız kendisini düşünen insan, yumurtasını pişirmek için komşusunun evini yakar.
Bazı kitaplardan insan yalnız zevk alır; bazılarını olduğu gibi yutar; bazılarını geveler ve hazmeder.
Övülme, tahta kaplamaların hem parlamasını sağlayan, hem de ömrünü uzatan cilaya benzer.
İnsan ruhunun selameti için en koruyucu ilaç, bir dostun, gördüğü kusuru sadakatle ihtar etmesidir.
Kurnaz insan okumayı küçümser, basit insan ona hayran olur, akıllı insan ise ondan yararlanır.
Eşya üzerinde çalışacak yerde, herkesin kendine göre istediği anlamı verdiği kelimeler üstünde kavga ediyoruz.
İşe kesinliklerle başlayan, şüphelerle bitirir. Şüphelerle başlamaya razı olan, kesinliklerle bitirir.
Filozoflar her şeyin erdeme mi, yoksa hazza mı yönelik olması gerektiği konusunda tartışırken, sen her ikisinden de yararlanmaya bak.
Madem ki alışkanlıklar, hayatımızın en ileri gelen hakimleridir, öyle ise ne yapıp yapıp iyi birini edinmeye çalışmalıyız.
Eğer bir insan bir işe kesin olarak, ben biliyorum iddiası ile başlarsa, şüphe ile son bulur. Fakat eğer o şüphe ile başlamaya razı olursa, sonunda gerçeği bulacaktır.
Büyük insanlarda, liyakat sahibi olanların kendilerini budalaca aska kaptırdıkları görülmez. Büyük ruhlar ve büyük işler aşkla uzlaşmaz.
Bizi güçlü yapan yediklerimiz değil, hazmettiklerimizdir. Bizi zengin yapan kazandıklarımız değil, muhafaza ettiklerimizdir. Bizi bilgili yapan okuduklarımız değil, kafamıza yerleştirdiklerimizdir.
Yıllanmışlığın güzelliği dört şeyde kendini gösterir; yakmak için bekletilmiş ödün, içmek için yıllanmış şarap, güvenmek için eski dostlar, okumak için de eski yazarlar en iyisidir.
Ateizm, insanları, dışa dönük bir ahlaki erdem sağlamada yol gösterebilecek olan sezgiye, felsefeye, doğaya, saygıya, yasalara ve saygınlığa yöneltirken, din bunu yapmaz. Batıl inanç bütün bunları parçalarına ayırıp insanlığın zihninde mutlak bir monarşi kurar.
Yalanlamak ve reddetmek için okuma! İnanmak ve her şeyi kabullenmek için de okuma! Konuşmak ve nutuk çekmek için de okuma! Tartmak, kıyaslamak ve düşünmek için oku!
Kurnazlık, aşağılık ya da çarpık türden bir bilgeliktir; kurnaz kişi ile bilge kişi arasında yalnız dürüstlük bakımından değil, yetenek bakımından da büyük bir ayrım bulunduğu apaçıktır. Kimisi iskambil oyununda kağıt kurmakta ustadır, ama oyun bilmez. Tıpkı bunun gibi, kimi insanlar düzen, dolap çevirmekte, ikilik çıkarmakta usta olmakla beraber kafasızdırlar.
Böylece; akıl ve bilgi anıtlarının, gücün ve ellerin yarattığı anıtlardan çok daha dayanıklı olduklarını görüyoruz. Çünkü Homeros’un dizeleri, nice sarayların, tapınakların, kalelerin şehirlerin çürüyüp yıkıldıkları iki bin beş yüz yıldan fazla bir zamandır, tek hecelerini ya da harflerini yitirmeden yaşamakta değiller midir?