Baş Döndürücü Sözler

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Sayfa İçeriği: Baş Döndürücü Sözler Kısa, Baş Döndürücü Sözler Aşk, Baş Döndürücü Sözler Anlamlı, Baş Döndüren Sözler, Baş Döndürücü Sözler Sevgiliye

Bu güzel sayfada sizler için baş döndürücü en güzel sözleri hazır ettik. Sayfadaki baş döndüren anlamlı sözleri instagram ve whatsapp ile ya da kısa mesaj ile paylaşın.

BAŞ DÖNDÜRÜCÜ AŞK SÖZLERİ

Gel beraber alalım nefesimizi sevdiğim, sensiz boğazımdan geçmiyor.

Lanet olsun. Ne muazzam şey seni sevmek!

Öyle bir gel demelisin ki, mesafeler anlamını yitirmeli.

Özledim. Söyleyeceklerim bu kadar, kısa ve derin.

Ve sen ağlama. Gözlerin fazlasıyla güzel ağlamak için.

Sımsıkı sarılalım, aramızdan rüzgar bile geçmesin.

Bırak da seni ben seveyim. Yabancıya gitmesin gözlerin.

Ben sana kızsam, kendime küserim. Cemal Süreya

Öyle güzel bakardın ki, sadece beni gördüğünü zannederdim.

Öyle biri var ki; ilk görüşte değil, her görüşte aşık olduğum.

Gel birbirimize hayat olalım. Ayrılırsak hayatını kaybetti desinler.

Besmelesiz başladım diye mi, doyamıyorum seni sevmeye?

Niyet ettim seni sevmeye desem, Allah(c.c) kabul etsin der misin?

Öyle sevdim ki seni, kime anlattıysam yerinde olmak istedi.

O kadar güzel gülüyor ki tamam diyorum bu kadar yaşadığım yeter.

Sen böyle güzelken bana söz düşmez, bakma şiirler yazdığıma.

Gel beraber alalım nefesimizi sevdiğim, sensiz boğazımdan geçmiyor.

Sende gördüğümü görecekler diye ödüm kopuyor. Özdemir Asaf

Gözlerinin kahvesinden koy ömrüme, kırk yılın hatırına sen de kalayım.

Sen benim görmek için, bakmaya gerek bile duymadığım ezberimsin.

Bir yürek anca bir yürek ile takas edilir, yüreğini almadığıma, yüreğimi vermem.

Bazen insan öyle bir özler öyle bir özler ki. Özlenen bilse, yokluğundan utanır.

Ben utangaç bir kalbi taşırım geceden. Ben sana aşık olduğumu, ölsem söyleyemem.

Kalbin hangi sevgi için çarpıyorsa yeni doğan günün güneşi seni ona kavuştursun.

Madem sevmiyorsun o zaman sahip çık gözlerine! Dönüp dolaşıp değmesinler gözlerime.

Esrar kadar yeşil değildi belki gözleri. Ama bir bakışı baş döndürecek kadar etkiliydi!

Sen güldün. Ben bir yudum daha içtim çaydan… Yoksa nasıl açıklardım içimde ki bu sıcaklığı.

Yükle yalnızlığının bütün gri bulutlarını sırtıma. Vücudum yağmur sonrası toprak koksun.

Dilek tutman için yıldızların kayması mı gerekiyor illa ki? Gönlüm gönlüne kaydı yetmez mi?

Öyle çok yanar ki için dünyadaki bütün suçları işlediğini sanırsın. Oysa sadece sevmişsindir.

Kaderde sevmek var ama kavuşmak yok ise şayet, olsun! Vuslata aşık gönül susmaya da razı.

Evleniriz belki bir gün, belki çocuklarımız olur. Bana benzer şair olur, sana benzer şiir olur.

Dediler ki: gözden ırak olan gönülden de ırak olur. Dedim ki: gönle giren gözden ırak olsa ne olur.

Açık çay içerdi hep, demli olunca bardağın diğer tarafından beni göremezmiş, öyle derdi.

Boğazıma takıldı sevdan. Üç kere sırtıma vur helal de; alışık değilim harama, ondan olacak herhalde.

Bir insan aşık olunca; kıskanır, bağırır, kısıtlar, hesap sorar, sahiplenir. Ama anlayana işte.

Sen çiçek olup etrafa gülücükler saçmaya söz ver. Toprak olup seni başının üstünde taşıyan bulunur.

Belki de aşk asla kullanılmamalıydı cümle içinde, zaten bir daha gönül koymak mı ortaya, tövbe.

Gecenin karanlığında sabahın aydınlığında hep aklımdasın bu ufacık kalbimin en büyük yerindesin ve tek sahibisin.

Gönlüme düştüğü günden beri o ateşi aşk bilirim. Lal olmuş dilime adını dolar. Beni sen, seni ben bilirim.

Sana bahçeden gül değil güneşten atom koparıp getirmek istiyorum ama kalbim gibi ellerin de yanar diye korkuyorum.

Eğer gökyüzü bir parça kâğıt, deniz bir şişe mürekkep olsaydı yine de sana olan duygularımı yazmaya yetmezdi.

Seni bağrıma değil, bağrımı ve başımı ayağının altına bastım. Gözüm toprak olacak, ama gönlüm daima aşk kokacak.

Aşk kaçmaktan çok kovalamak, görmekten çok özlemek, gitmekten çok beklemek, dokunmaktan çok düşünmektir.

Yerden yere vurmak yardan yâre tutulmak değildi aşk. Yer yerinden oynasa da Yâr’i yürekten oynatmamaktı aşk.

Aşk; gülü dikeniyle avuçlamaya benzer ellerin kan içinde kalır ama dikenin hesabını gülden soramazsın.

Başarmak zordur, kolaya kaçarsan sonuç basitleşir. Unutma, yokuş aşağı inmek kolaydır ama manzara tepeden seyredilir.

Halden ala halsizliğim, sözden ala sessizliğim. Ben seninle olduktan sonra, umurumda değil kimsesizliğim.

Sen, hayalini kurup, sonunda bulduğum o hayallerimdeki adam değilsin. Sen karşıma çıkıp, bana aşkı hayal ettiren ilk sevgilisin.

Kapına geldim. Ve ben, ben olmaktan vazgeçtim. Sen yeter ki “kim o” de. Kim olmamı istiyorsan, o olmaya geldim.

Sana karşı kalbimde derin sözler saklarım, senin bana bir bakışın için bu dünyayı yakarım, yeter ki gel de yalın ayak yola çıkarım.

Ey sevgili. Biz seninle bir salkımın iki aşık üzümüyken, başka şişelerde şarap olmuşuz, başka hayallerde harap olmuşuz.

O kadar güzelsin ki yüzüne bakamıyorum. Titriyor ellerim, ellerini tutamıyorum. Öylesine bağlanmışım ki sensiz duramıyorum.

Sadece sev istemiyorum. Kıskan, sahiplen istiyorum. Senin olduğumu, benim olduğumu belli et istiyorum. Hissetmek istiyorum.

Neden yağıyorsun yağmur? Neyi ıslatmak için… Cadde ıslak, sokak ıslak, eğer ıslatmak istediğin gözlerimse nafile onlar ezelden ıslak.

İçin ağlasa da kim duyar seni? Kim anlar dışarıdan olup biteni? Leyla’nın yüzünü görenler bilir: Mecnun’un kalbine batan dikeni!

Gönlümün meclisinde herkes konuşsun istemem, kimse müdahale etmesin aşka. Yer gök şahidimdir ki siyasi görüşüm yoktur senden başka.

Aşk; topuklarından etine kadar işlemiş bir nasır gibidir. Ya canın acıya acıya adım atacaksın, ya da canını acıta acıta söküp atacaksın.

Varlığınla başlayan bir günün yokluğunla bitmesine alışamadım. Aklımda olduğunun yarısı kadar yanımda olsaydın hiç sensiz kalmazdım.

Seni seviyorum çünkü bu cümleyi senin kadar kimselere yakıştıramadım. seni seviyorum çünkü varlığınla anlam kazandı hayatım.

Ey gönlüm bilmez misin gözler sebepsiz yaşarmaz, dudaklar sebepsiz kurumaz, gönülde bir dert olmadıkça kimsenin yüzü sararıp solmaz.

Kirli bir çocuk yüzüyüm kapında; ama dünyanın en temiz gözleriyle bakıyorum sana. Şeker değil istediğim, yüreğini koy avuçlarıma.

Sen yol aldığım ilk gemi, durduğum son limansın. Beni yakan ilk güneş, yüreğimi titreten son rüzgârsın. Sen beni ağlatan ilk sevdam, unutamayacağım son insansın.

Sen Allah(c.c)’a dilenen dilek, göklere uzanan ellerimsin. Sen gözümden süzülen yaş, tek düşüncem, hasretimsin. Sen yaşadığım ömür, en güzel günlerimsin.